Ana Sayfa
Ziyaretçi defteri
üyelik
İlahiler
Dini videolar
Dini resimler
Dini Konular
KURANI KERİM
Hz. Muhammed (S.A.V)
Sahabeler
Risâle-i Nur
ALLAH dostları
=> H.z Musa ve bir Fasık.
=> İmam-ı Azam
=> Yalnız ALLAH bilsin
=> Beddua yerine dua
=> Dua...
=> ALLAH Sevgisi
=> Kuran ayetleriyle konuşan kadın
=> Bana Kerim Lazım.
=> H.z Ömer ve kurtlar
=> Bakmasıyla güneş karardı
=> Deveye bile sinek konmasın...
=> Adı......Suçu..
Nasihat
Tasavvuf
Dua köşesi
Ebedi metinler
serbest kürsü
Çalınan Gönüller
Nerden Bilecekler' ki
Sokaklara değil cennete
COLA'nın Öz Maddesi
 

Bana Kerim Lazım.


Bayezid-i Bistâmî şöyle anlatır:
   Birgün Dicle nehrinden karşı tarafa geçecektim. Yanına varınca Dicle'nin iki yakası, bana yol vermek için birleşti. Derhal kendimi toparladım ve Dicle'ye şöyle dedim:
   "And olsun ki, ben, buna kanmam. Zîrâ sandalcılar bir adamı yarım akçeye geçiriyorlar. Ama sen, otuz senelik amelimi istiyorsun! O hâlde mahşer için hazırladığım amel-i sâlihlerimi aslâ burada yarım akçeye verip ziyan edemem. Bana Kerîm lâzım, kerâmet değil!"
   HİSSE:
   Nefse hoş gelen bir fiil olarak kerâmet, gerçek Hak dostlarının büyük bir hassâsiyetle üzerinde durdukları bir meseledir. Zîrâ kerâmeti bir kenara koyup bir anlık zorluğa katlanmanın bedeli, ya geçici bir yorgunluk ya da üç-beş kuruş masraf veya kulların gözüne meçhul kalmaktır. Ancak kerâmete sarılmanın bedeli ise, bazen o âna kadar yapılan amel-i sâlihlerin tamamıdır ki, bu insanı yüceliklere eli boş götüren bir gönül iflâsıdır. Onun için bütün ârifler, Hakk'ın murâd etmesi müstesnâ, halkın rızâsını ve takdîrini kazanmak demek olan kerâmete aslâ meyletmemişler, dâimâ Kerîm olan Mevlâ'nın rızâsını tahsîle gayret etmişlerdir.
   Bu meyânda evliyâullâhın büyüklerinden Sehl bin Abdullâh et-Tüsterî, ne güzel buyurur:
   "Kerâmetlerin en büyüğü, kötü huyları, iyi huylarla değiştirmektir. Üstelik bazı kerâmetler, ağlayan çocuklara oyalansınlar diye verilen bir oyuncak gibidir. Bunu velîler değil, ancak gaflet erbâbı arzu eder. Onlar bununla oyalanır ve nicelerini de oyalarlar."
   Onun için her dâim en mühim mesele, Cenâb-ı Hakk'ın:
   "Emrolunduğun gibi dosdoğru ol!" (Hûd, 112) buyruğunu îfâdır.



 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol